
IB mi A Level mı? Yurtdışı Üniversite İçin Hangisi Uygun?
Ortaokul ya da lise başındasın, aklında tek bir soru dönüyor olabilir: “Türkiye’de YKS var, peki IB vs A Level benim işime gerçekten yarar mı?”
Türkiye’de devlet üniversitelerine girişte YKS hâlâ ana yol. Ama hedefinde İngiltere, Avrupa, ABD, Kanada ya da kaliteli bir vakıf üniversitesi varsa, IB (International Baccalaureate) ve A Level seçimin çok önemli hale geliyor.
Bu yazıda, karmaşık akademik terimlere boğulmadan IB ve A Level farklarını anlatacağız. Hangi yapıda dersler var, sınavlar nasıl, hangisi daha zor, yurtdışı üniversiteler bu programlara nasıl bakıyor, Türkiye’de ne işine yarar, hepsini sade bir dille göreceksin. Yazının sonunda, “Benim karakterime, hedefime ve çalışma stilime hangisi daha uygun?” sorusuna çok daha net cevap verebileceksin.
International Baccalaureate ve A Level Nedir, Hangisi Sana Uygun?
En basit tanımla:
- IB, İsviçre merkezli, dünya çapında uygulanan, geniş ve dengeli bir lise programı.
- A Level, İngiltere çıkışlı, 3–4 derse derinleştiğin bir program.
Örneğin iki hayali öğrenci düşünelim:
- Elif, hem sosyal bilimleri seviyor hem biyolojiye meraklı, yazı yazmayı ve proje yapmayı da fena bulmuyor. Gelecekte hangi bölümü okuyacağına tam karar vermemiş.
- Mert, çocukluğundan beri mühendislik istiyor, matematik ve fiziğe bayılıyor, ama edebiyat ve tarih onun için fazla “laf kalabalığı”.
Genel tablo şu:
- Elif gibi “geniş ilgi alanı olan” öğrenciler, araştırma ve proje tarafı güçlü olduğu için çoğu zaman IB’de kendini daha iyi buluyor.
- Mert gibi “sayısal ve net hedefli” öğrenciler, sadece 3–4 derse odaklanabildikleri için A Level’de rahat ediyor.
İngilizce kaynaklarda da benzer şeyler söyleniyor. IB’nin geniş kapsamına, A Level’in ise derinleşme tarafına dikkat çekiliyor.
International Baccalaureate (IB) kısaca nedir?
Burada esas konuşulan program IB Diploma Programme (IBDP). Genelde 11 ve 12. sınıf seviyesine denk geliyor.
Temel özellikleri:
- 6 ders grubu içinden ders seçiyorsun:
- Ana dil (Türkçe ya da okulun diline göre)
- Yabancı dil
- Sosyal bilimler (tarih, psikoloji vb.)
- Fen bilimleri (biyoloji, kimya, fizik vb.)
- Matematik
- Sanat ya da ekstra bir ders (örneğin ikinci fen)
Bu derslerin en az üç tanesini Higher Level (HL), kalanını Standard Level (SL) olarak alıyorsun. HL dersler daha derin ve yoğun.
Bunların yanında üç tane de “çekirdek” ders / bileşen var:
- TOK (Theory of Knowledge): Düşünme dersi gibi düşünebilirsin. “Bilgi nedir, neye güvenebiliriz, bilim ile inanç arasındaki fark ne” gibi sorulara bakıyorsun.
- EE (Extended Essay): Yaklaşık 4.000 kelimelik mini bir araştırma tezi. Sevdiğin bir konuda akademik bir yazı hazırlıyorsun.
- CAS (Creativity, Activity, Service): Spor, sanat, sosyal sorumluluk ve kulüp aktivitelerini kapsıyor. Sadece ders çalışmak yok, hayat becerileri de işin içinde.
IB’nin en güçlü yanı, öğrenciyi hem akademik hem sosyal hem de düşünsel olarak geliştirmeye çalışması. Çok yazı yazıyorsun, bol bol proje ve sunum yapıyorsun. Bu da zaman yönetimi becerisi gerektiriyor.
IB’de derinleşmek ve yüksek not hedefliyorsan, profesyonel destek almak da işini kolaylaştırabilir. Örneğin, examiner öğretmenlerle çalışan bir kurumun hazırladığı IB Özel Ders ve Kursları yazı ve programları, sisteme dışarıdan bakmana yardım edebilir.
A Level kısaca nedir?
A Level (Advanced Level), İngiltere eğitim sisteminin klasik son iki yıl programı. Pek çok özel ve uluslararası okulda da uygulanıyor.
Temel yapı şu şekilde:
- Genelde 3 ya da 4 ders seçiyorsun.
- İlk yıl genellikle AS Level, ikinci yıl A2 Level diye geçiyor.
- Finalde AS + A2 beraber “tam A Level” notuna dönüşüyor.
En büyük fark, ders sayısının az olması ve seçtiğin derslerde yüksek derinlikte konu işlenmesi. Örneğin:
- Matematik, Fizik, Kimya seçtiğinde, ciddi bir mühendislik / tıp altyapısı oluşuyor.
- Ekonomi, İşletme, Matematik kombinasyonu, işletme ve ekonomi bölümleri için güçlü bir temel sağlıyor.
A Level aslında İngiltere merkezli olsa da, İngiltere dışında da çok tanınıyor. Üniversiteler, A Level notlarını net bir şekilde yorumlayabiliyor. A Level’in üniversite ve kariyer tarafındaki önemini anlatan İngilizce bir yazı istersen, A Levels’in önemi ve kariyer etkisi konulu makale de güzel bir genel bakış sunuyor.
Türkiye’de yaşıyorsan, uluslararası bir okulda okuyup A Level kursları İstanbul tarzı desteklerle bu programa hazırlanabilirsin.
Müfredat Yapısı: IB mi Daha İyi, A Level mi?
Burada “daha iyi” diye tek bir cevap yok. Asıl soru şu: “Bana ve hedefime hangisi daha uygun?”
Kafanda netleşmesi için basit bir karşılaştırma yapalım.
| Özellik | IB Diploma | A Level |
|---|---|---|
| Ders sayısı | 6 ana ders | 3–4 ders |
| Ek bileşenler | TOK, EE, CAS | Genelde yok, bazı okullarda proje var |
| Odak | Geniş ve dengeli profil | Az derste yüksek uzmanlık |
| Değerlendirme | Sınav + proje + sözlü + yazı | Ağırlıklı final sınavları |
| Uygun öğrenci tipi | Geniş ilgi alanı, araştırmayı seven | Net hedefli, belli alanlarda güçlü |
IB’de ders sayısı, TOK, EE ve CAS ne anlama geliyor?
IB’de 6 farklı ders grubundan ders alman, seni doğal olarak çok yönlü yapıyor. Bir yandan fen, bir yandan sosyal bilim, bir yandan da dil ve matematikle uğraşıyorsun.
TOK, EE ve CAS ise programın “görünmeyen” ama çok önemli kısmı:
- TOK, “Bu bilgiye neden inanıyorum?” sorusunu sorduruyor, eleştirel düşünmeni sağlıyor.
- EE, üniversite düzeyinde araştırma yazısı provası gibi. Kaynak tarıyorsun, alıntı kurallarını öğreniyorsun.
- CAS, kulüp, spor, sanat, gönüllülük gibi faaliyetleri ciddiye almanı sağlıyor.
Bu yapı, hem akademik hem sosyal gelişim demek. Fakat doğal olarak yüksek bir zaman planı gerektiriyor.
IB okurken aynı anda üniversite başvurusu yapmak da ek yük getiriyor. Bu noktada, IB dersleri ile başvuruyu birlikte götürmeyi anlatan IB ve üniversite başvurusu dengesi gibi rehberler, pratik stratejiler sunuyor.
A Level’de daha az dersle derinleşmek ne kazandırır?
A Level’in olayı, az ama öz ders. Çoğu öğrenci 3 ana derse, bazıları 4 derse yoğunlaşıyor.
Artıları:
- Aynı anda az sayıda derse odaklandığın için, konulara çok daha detaylı girebiliyorsun.
- Mühendislik, tıp, bilgisayar bilimi gibi sayısal alanlar için, Matematik + Fen kombinasyonları çok güçlü bir temel sunuyor.
- Hedef bölümün belliyse, o bölüme en çok lazım olacak dersleri seçip “nokta atışı” yapabiliyorsun.
Riskli tarafları:
- Sosyal bilimler, sanat ya da dil alanlarında daha az ders alıyorsun. İleride bölüm değiştirirsen, bazı alanlarda eksik hissedebilirsin.
- 3 dersten birinde ciddi düşüş olursa, toplam profilini daha çok etkileyebiliyor.
Yabancı kaynaklarda da bu derinleşme mantığı sık konuşuluyor. A Level’in basit yapısı ama yüksek konu derinliği güzel bir şekilde anlatılıyor.
Sınavlar, Not Sistemi ve Zorluk Seviyesi: IB vs A Level
Her iki program da “kolay” değil. Ama zorluk şekli farklı. Biri genişlik ve yoğunlukla, diğeri derinlik ve final sınav baskısıyla yoruyor.
IB not sistemi ve sınav yapısı nasıl işliyor?
IB’de her ders 1 ile 7 arasında puanlanıyor.
- 6 dersin toplamı en fazla 42 puan.
- TOK ve EE’den gelen ek puanlarla birlikte maksimum 45 puana ulaşılabiliyor.
- Çoğu üniversite, hedef bölüme göre toplam puan ve belirli derslerden minimum puan istiyor.
Değerlendirme karışık bir yapı:
- Yıl sonu yazılı sınavları
- Yıl içi proje ve araştırma ödevleri (internal assessment)
- Bazı derslerde sözlü sunumlar
- Bol miktarda açık uçlu soru ve uzun yazı gerektiren cevaplar
Bu, “sadece son hafta çalışırım” mantığını çok zorlaştırıyor. Ama aynı zamanda, yıl içi disiplinli çalışanın şansını artırıyor.
IB’nin zorlayıcılığı ile ilgili yorumlara bakmak istersen, Is IB Harder Than A Levels? gibi yazılarda da geniş ve yoğun yapının öğrencileri nasıl zorladığından söz ediliyor.
A Level sınavları ve harf notları ne anlama geliyor?
A Level’de ise harf notu sistemi var:
- En yüksek not A*, sonra A, B, C, D, E şeklinde gidiyor.
- Üniversiteler genelde “AAA”, “AAB” gibi kombinasyonlarla şart koyuyor.
Değerlendirme yapısı çoğu zaman daha net:
- Ana ağırlık, yıl sonundaki büyük yazılı sınavlar.
- Bazı derslerde coursework (yıl içi proje, ödev) olsa da, IB kadar yaygın ve ağır değil.
Sorular, konu derinliğini ve problem çözme becerisini ölçüyor. Bazı bölümlerde hem açık uçlu, hem kısa cevaplı, hem de çoktan seçmeli sorular görebilirsin.
IB ve A Level soru tarzları arasındaki farkı karşılaştıran yabancı okulların bloglarında da A Level’in “exam-focused” yapısı açıkça vurgulanıyor.
Hangi program daha zor? Gerçekçi ama cesaret verici bir bakış
Bu soruya dürüst cevap: “Kime göre?”
- IB, çok sayıda ders, ek bileşenler (TOK, EE, CAS) ve yoğun yazı gerektirdiği için zorlayıcı.
- A Level, az sayıda derste yüksek beklenti ve ağır final sınavlarıyla zorlayıcı.
Kendine şu soruları sorman işe yarar:
- Aynı anda çok farklı derse odaklanabiliyor muyum, yoksa 3 derse yoğunlaşmak bana daha mı uygun?
- Uzun yazılar, araştırma projeleri ve sunumlar hoşuma gider mi?
- Sınav anındaki baskıyla aram nasıl, tek bir büyük sınav her şeyi belirlesin ister miyim?
Eğer “Ben yazı yazmayı, araştırma yapmayı, farklı derslerle uğraşmayı seviyorum” diyorsan, IB seni daha iyi taşıyabilir. “Ben netim, sayısalcıyım, 3 dersten çok sağlam gideyim, sınav odaklı çalışırım” diyorsan A Level daha mantıklı olabilir.
Üniversite Kabulleri ve Gelecek Planları: IB mi A Level mi Daha Avantajlı?
“IB ile yurtdışı üniversite”, “A Level ile İngiltere’de üniversite” gibi aramalar çok yapılıyor. İyi haber şu: Dünya çapında saygın üniversitelerin büyük çoğunluğu hem IB hem A Level’i kabul ediyor.
Burada önemli olan, programdan çok aldığın notlar ve genel profilin.
İngiltere, Avrupa ve Amerika üniversiteleri IB ve A Level’e nasıl bakıyor?
Genel eğilimleri toparlarsak:
- İngiltere:
- A Level, zaten kendi sistemleri olduğu için en tanıdık model.
- IB de çok saygı görüyor, özellikle seçkin okullarda.
- Bazı çalışmalar, üniversiteye hazırlık açısından IB’nin beceri kazandırma tarafının çok güçlü olduğunu gösteriyor. Örneğin University admissions officers favour DP over A Levels başlıklı raporda, birçok akademisyen IB Diploma’yı çok yüksek puanlıyor.
- Avrupa ve Kanada:
- IB, “uluslararası standart” gibi görüldüğü için çoğu üniversitede hazır tanımlı kabul şartları var.
- A Level de biliniyor, özellikle İngiliz sistemi ile çalışan üniversitelerde.
- ABD:
- Hem IB hem A Level kabul ediliyor.
- Bazı uzmanlar, IB’nin genişlik ve proje tarafı nedeniyle, başvuru dosyasında iyi bir artı oluşturduğunu söylüyor. The IB vs A-Level and US University Choices yazısında, ABD üniversitelerinin 3 güçlü A Level notuna da sıcak baktığı anlatılıyor.
ABD için sadece IB ya da A Level yetmiyor; çoğu okul SAT gibi sınavlara da bakıyor. SAT sürecinde nelere dikkat etmen gerektiğini görmek istersen, SAT skoruyla ABD üniversite başvurusu odaklı yazılar sana fikir verebilir.
Birçok okul için tablo şu: “Programın ne olduğu değil, o programda ne kadar başarılı olduğun” daha belirleyici.
Türkiye’de IB ve A Level okuyan öğrencilerin durumu
Türkiye’de devlet üniversiteleri için ana yol hâlâ YKS. Yani sadece IB ya da sadece A Level diploması, devlet üniversitesine doğrudan giriş hakkı vermiyor.
Peki hiç mi işe yaramıyor?
- Bazı vakıf üniversiteleri, yüksek IB puanına ya da iyi A Level sonuçlarına burs, hazırlık sınıfı muafiyeti veya esnek giriş koşulları sağlayabiliyor.
- IB / A Level liseleri, aynı zamanda YKS’ye girecek öğrencilere çift planlama yapabiliyor.
- Uzun vadede, yurt dışına transfer olmayı düşünen öğrenciler için çok güçlü bir altyapı oluşturuyor.
Türkiye’deki sınav merkezli sistem ile A Level farklarını karşılaştıran yazılara göz atmak istersen, Turkey’s education system vs A Level yazısı da genel bir perspektif sunuyor.
Hangi program hangi kariyer hedefleri için daha mantıklı?
Çok keskin konuşmamak lazım, ama genel eğilimler şöyle:
- Tıp, diş hekimliği, mühendislik, bilgisayar bilimi:
- A Level’de Matematik, Fizik, Kimya gibi derslere yoğunlaşmak büyük avantaj.
- IB’de de HL Matematik + HL Fen dersleri seçilirse çok güçlü bir profil oluşur.
- Hukuk, siyaset bilimi, psikoloji, işletme gibi sözel / karma alanlar:
- IB’nin geniş paket yapısı, hem sosyal bilimler hem dil dersleriyle dengeli bir profil sağlar.
- A Level’de de History, Economics, English Literature gibi kombinasyonlar etkili olur.
- Sanat ve tasarım:
- IB Visual Arts veya benzeri dersler + güçlü bir portfolyo önemli.
- A Level Art & Design dersleri de pek çok sanat okulunda beklenen temel.
Karar verirken, detaylı bir İngiliz kaynak okumak istersen, A-Levels vs. IB Diploma: Which is the Right Choice for You yazısı, hedefe ve çalışma stiline göre öneriler sunuyor.
Unutma, burada “kazanan program” yok, senin hedefin ve tarzınla en iyi uyum sağlayan program var.
Kendin İçin Doğru Kararı Vermek: IB mi A Level mi?
Artık temel farklar daha net. Şimdi biraz da kendi hayatına ve günlük rutinine dönüp bakma zamanı.
Çalışma stiline göre seçim: Geniş kapsam mı, derin uzmanlık mı?
Kendine şu soruları dürüstçe sor:
- Aynı dönemde 6 farklı derse kaliteli vakit ayırabilir miyim?
- Yoksa, 3 derse yoğunlaşıp o derslerde “zirve” yapma fikri bana daha mı yakın?
- Yazı yazmayı, proje ve sunum hazırlamayı seviyor muyum?
- Sınav odaklı, test ve klasik soru ağırlıklı bir sisteme mi daha uygunum?
Küçük senaryolar düşün:
- “Bir gün biyoloji çalışayım, ertesi gün tarih, sonra matematik; araya da bir sunum ve kulüp aktivitesi sıkıştırayım” diyorsan, IB seni daha az sıkabilir.
- “Ben matematik ve fiziğe gömüleyim, üçüncü derse de ekonomi alayım, geri kalan enerjimi de bu üç derse yatırayım” diyorsan, A Level sana daha çok uyar.
İkisi de seni iyi bir üniversiteye taşıyabilir, mesele yaptığın seçimi istikrarlı şekilde sürdürebilmen.
Stres yönetimi, zaman planlama ve okul dışı hayatı dengelemek
IB ve A Level’in ortak noktası, ikisinin de ciddi emek istemesi. Ama doğru planla, spor, sanat, arkadaşların ve aile hayatın için hâlâ yer kalabilir.
- IB’de CAS zaten seni okul dışı faaliyetlere zorluyor; bu bazen yük gibi gelir, bazen de güzel bir denge oluşturur.
- A Level’de haftalık ders sayısı biraz daha az görünse de, final sınavlarına hazırlık döneminde yoğun tempo yaşayabilirsin.
Uyku düzeni, telefon ve sosyal medya kullanımı, ders çalışma ortamı gibi küçük görünen detaylar, stres seviyeni çok etkiler. Akademik başarı kadar, ruhsal sağlığın ve uykun da korunmalı. İkisi birlikte gitmiyorsa, hiçbir program sürdürülebilir olmaz.
Ailenle, öğretmenlerinle ve danışmanınla nasıl karar vermelisin?
Bu kararı tek başına almak zorunda değilsin, hatta almamalısın.
- Okulundaki rehberlik servisi ve branş öğretmenlerinle ayrıntılı konuş.
- Okulunda hem IB hem A Level okuyan abi / ablaların varsa, gerçek deneyimlerini dinle.
- Hedefin yurtdışı ise, süreci daha önce yüzlerce kez yaşamış bir ekipten destek almak çok işe yarar.
İstanbul’dan ya da Türkiye’nin başka bir şehrinden, profesyonel rehberlik almak istersen, yurt dışı başvuru süreçlerini anlatan TestPrep Yurt Dışı Eğitim Danışmanlığı sayfasındaki bilgiler, kafandaki soruları sistemli hale getirmeni sağlayabilir.
Gerekirse bir deneme planı da yapabilirsin. Örneğin 9–10. sınıfta her iki sistemin de örnek ders içeriklerine bak, konu listelerini incele, örnek sınav sorularını çöz. Ne kadar erken araştırırsan, 11–12. sınıfta o kadar az panik yaşarsın.
Sonuç: Tek Doğru Program Yok, Senin İçin Doğru Program Var
Toparlayalım:
- IB, daha geniş ve dengeli bir yapı sunuyor; araştırma, yazma ve sosyal sorumluluk tarafı güçlü.
- A Level, daha az derste derinleşme ve uzmanlaşma imkânı veriyor, özellikle net hedefli öğrenciler için çok güçlü bir yol.
Hiçbiri sihirli değnek değil. Önemli olan, senin hedef üniversiten, bölümün, çalışma stilin ve stres yönetimi becerinle en iyi uyumu yakalamak.
Panik yerine plan yap. Hedefini kabaca da olsa netleştirdikçe, IB mi A Level mı sorusunun cevabı kendiliğinden daha görünür hale gelir. Yine de kafan karışıyorsa, deneyimli bir öğretmen, okul rehberin ya da güvenilir bir sınav hazırlık ve danışmanlık merkeziyle konuşup, kendine en uygun yolu birlikte çizebilirsin.